2. El Araç Satışında Satıcının Ayıptan Sorumluluğu: Alıcının Hakları Nelerdir?

2. El Araç Satışında Satıcının Ayıptan Sorumluluğu: Alıcının Hakları Nelerdir?

İkinci el araç alım-satım işlemleri, ülkemizde yaygın bir ticaret alanıdır. Ancak aracın satışında alıcıya söylenmeyen ve sonradan ortaya çıkan çeşitli sorunlar, alıcıların mağdur olmasına neden olmaktadır. Araçta bulunan kusurlar, özellikle alıcıya önceden bildirilmemiş ya da gizlenmişse, bu durum “ayıp” olarak değerlendirilir. Satıcının ayıptan doğan sorumluluğu kapsamında, alıcının çeşitli hakları bulunmakta ve bu haklar kanunla güvence altına alınmıştır. Bu yazıda, ikinci el araç satışlarında satıcının ayıptan sorumluluğu ve alıcının sahip olduğu haklar hukuki perspektiften ele alınacaktır.

1.  2. El Araç Satışında Ayıp Kavramı Nedir?

İkinci el araçta yaşanan ayıplar, alıcıların sonradan çeşitli sorunlarla karşılaşmasına yol açabilir. Örneğin; kilometre sayacının düşürülmesi, aracın daha önce geçirdiği ciddi kazaların gizlenmesi, motor veya şanzıman gibi parçalarında arıza bulunması, bazı parçaların boyanmış veya değiştirilmiş olması, motorun aşırı yağ tüketmesi, hava yastıklarının açılmış ve onarım görmüş olması ile aracın pert veya hasar kaydına sahip olması gibi durumlar araçta ayıp olarak kabul edilir. Bu gibi durumlarda satıcının sorumluluğu gündeme gelir. Satıcı, “Ben sana aracı verirken böyle değildi,” ya da “Bunları bilmiyordum” gibi gerekçeler ileri sürse bile, Türk Borçlar Kanunu kapsamında ayıptan sorumludur. Çünkü satıcı, aracın teslim anında taşıması gereken niteliklere uygun olmasından sorumludur ve ayıbın gizlenmiş olması veya bilinmemesi sorumluluğunu ortadan kaldırmaz. Bu nedenle, alıcılar araçta tespit ettikleri ayıplar karşısında yasal haklarını kullanabilir.

2. Alıcı Tarafından Bilinen Ayıplar

Satış sırasında alıcıya açıkça bildirilen ayıplardan dolayı satıcının sorumluluğu bulunmamaktadır. Örneğin, aracın sahibinden.com gibi ilan platformlarında bir parçasının boyalı olduğu, geçmişte kaza geçirdiği veya herhangi bir kusurunun bulunduğu açıkça ifade edilmişse, satıcı bu konuda alıcıyı yanıltmamış sayılır. Böyle durumlarda, alıcının “Bunu bilmiyordum” veya “Satıcı gizledi” şeklindeki iddiaları geçerli olmaz. Çünkü hukuken, satıcının aracın kusurlarını bildirdiğini ispatlama yükü yazılı delillerle satıcıya aittir. İlan metinleri, deliller arasında sayılır. Dolayısıyla alıcıya önceden bildirilen kusurlardan dolayı satıcının hukuki sorumluluğu doğmaz. Bu durum, alıcıların araç alırken ilan açıklamalarını dikkatle incelemesi gerektiğini gösterir.

3. Ekspertiz Raporu Satıcıyı Sorumluluktan Kurtarır Mı?

Alıcıların ikinci el araç satın alırken ekspertiz incelemesi yaptırma, aracın geçmiş servis kayıtlarını inceleme, tramer kayıtlarını inceleme gibi bir hukuki zorunluluğu bulunmamaktadır. Hukuken esas olan, satıcının araçtaki mevcut ayıpları alıcıya doğrudan ve açık bir şekilde bildirmesidir. Satıcının, araçtaki önemli kusurları gizlemesi ya da eksik bilgi vermesi durumunda sorumluluğu devam eder. Eğer alıcı, kendi inisiyatifiyle ekspertiz incelemesi yaptırmışsa ve bu inceleme sonucunda aracın önemli bir ayıbı tespit edilememiş ancak daha sonra ortaya çıkmışsa, bu durumda satıcının sorumluluğu ortadan kaldırmayabilir. Aksine, ayıbın satıcı tarafından gizlendiği anlaşılırsa satıcı yine sorumlu tutulur. Aynı zamanda, ekspertiz firması da görevini usulüne uygun yapmadıysa, yani teknik olarak tespit edilebilir bir ayıbı raporlamadıysa, ekspertiz firması da alıcıya karşı sorumlu olur. Örneğin, ekspertiz raporunda “motor sorunsuz” şeklinde bir değerlendirme yer almışsa, ancak kısa süre sonra motorun ciddi bir arızası ortaya çıkmışsa alıcı hem satıcıya hem de ekspertiz firmasına karşı hukuki yollara başvurabilir. Bu nedenle, alıcının kendi isteğiyle yaptığı incelemeler, satıcının bildirim yükümlülüğünü ortadan kaldırmaz.

4. Alıcının Seçimlik Hakları Nelerdir?

İkinci el bir araçta, alıcıya bildirilmeyen bir ayıp sonradan ortaya çıkarsa, alıcının Türk Borçlar Kanunu’na göre kullanabileceği bazı hakları vardır. Bu haklara “seçimlik haklar” denir. Alıcı, bu haklardan kendisi için en uygun olanı seçebilir:

  1. Sözleşmeden Dönme (Aracı Geri Verip Parasını Geri Alma):
    Aracın ayıbı çok ciddi ise (örneğin pert kayıtlı olduğu gizlenmişse ya da ağır motor arızası varsa), alıcı aracı satıcıya geri verip ödediği bedelin iadesini isteyebilir.
  2. Satış Bedelinden İndirim Talep Etme:
    Araç kullanılabilir durumda ama ayıplıysa (örneğin kaput boyalı ya da kilometre düşürülmüşse), alıcı “Bu kusuru bilseydim bu fiyata almazdım” diyerek ödediği paradan indirim talep edebilir.
  3. Ayıbın Giderilmesini İsteme (Onarım Talebi):
    Eğer araçtaki kusur teknik olarak tamir edilebilecek durumdaysa, alıcı satıcıdan ayıbın ücretsiz olarak giderilmesini isteyebilir. Örneğin; fren sistemi arızalıysa, satıcının bunu masrafsız şekilde onartması gerekebilir.
  4. Zararın Tazminini Talep Etme:
    Ayıp nedeniyle ek bir masraf çıkmışsa (örneğin motor arızası yüzünden çekici ücreti, onarım gideri, değer kaybı vb.), alıcı bu zararların da satıcı tarafından karşılanmasını isteyebilir.
5. Alıcının Sorumlulukları ve Bildirim Süresi

Alıcı, araçtaki ayıbı fark ettiği anda vakit kaybetmeden satıcıya bildirimde bulunmalıdır. Türk Borçlar Kanunu’na göre, alıcı malı teslim aldıktan sonra makul bir süre içinde aracı gözden geçirmekle ve varsa ayıpları satıcıya bildirmekle yükümlüdür. Aksi halde, satıcıya karşı ileri sürebileceği bazı haklarını kaybedebilir. Ancak, gizli ayıplar dahil teslimden itibaren iki yıl içerisinde ileri sürülmelidir. Bu sürenin aşılması halinde, satıcının sorumluluğu düşer.


İkinci el araç alım-satımında satıcının ayıptan sorumluluğu hem alıcıların korunması hem de ticari dürüstlüğün sağlanması açısından büyük önem taşır. Alıcıya bildirilmeyen kusurlar, satıcının hukuki sorumluluğunu doğurur. Alıcıların da araç alımında sözlü beyanlarla yetinmeyip yazılı belgeleri dikkatle incelemesi, seçimlik haklarını zamanında ve doğru şekilde kullanması gerekir. Ekspertiz raporu alınması faydalı olsa da bu, satıcının bildirim yükümlülüğünü tamamen ortadan kaldırmaz. Bu nedenle, mağduriyet yaşamamak için hem satıcıların dürüst hareket etmesi hem de alıcıların bilinçli davranması büyük önem taşır.
 
Av. Ceren Türkiş
Antalya